NURİ ŞEKER ‘in TAYYARELERİ... 

Bu da nereden çıktı, Şeker Sanayii kurucusu Nuri Şeker ile Tayyare(!), bir yanlışlık olmasın...

Tabii ki yok; duayen Cumhuriyet girişimcisi, bu tarihi insanın çok bilinmeyen bir özelliğini hatırlayalım...

Nuri Şeker çok ilerlemiş yaşında bile ülkenin çıkarlarını düşünmekten geri kalmamış bir insandır.

17 Şubat 1992 gününün akşamı Televizyonda Korhan Abay, "Çizgi Ötesi" programinda T.H.K. nun 67. Kuruluş yıldönümü nedeni ile ilk kadın pilotumuz olan Sayın Sabiha Gökçen’i de davet etmiş. Sabiha Gökçen, T.H.K. nu güçlendirmek için nerelerden ve nasıl para bulduklarını anlatırken, Uşak şeker Fabrikasının ürettiği ilk şekerin satışından da kuruma para temin edildiğini anlatmıştı.

Bu şeker satışı işinin nasıl olduğunu Sayın Mustafa Mazanoğlu (Pancar Dergisi-1965) yayınlanmamış bir yazısında şöyle anlatır.

"1926 yılında Alpullu ve Uşak fabrikaları ilk şekerlerini üretmeye başlamıştır. Türkiye Tayyare Cemiyeti genel merkezi bu fabrikalara birer mektup yazar ve Tayyare Cemiyetinin şubelerine birer okka şeker göndermelerini ister. Cemiyetin 64 şubesi vardır. Bu şekerler şubelerde ülkemizde üretilen ilk Türk şekeri olarak açık artırma ile satılacaktır.

Alpullu şeker fabrikasından sayın Şakir Keseber'in mektupla cemiyete verdiği yanıt özetle şöyledir. "Alpullu Şeker Fabrikası henüz çekirdek halinde olduğundan, herhangi bir masraf yapmaya tahammülü yoktur. İleride buna benzer bir arzunuz, belki yerine getirilebilecektir.

Nuri Şeker ise yanıtında şöyle der: “İlk Türk şekerinin şube ve ajanslarınızda satılarak, cemiyetinize yardım temin etmek hususundaki talebiniz, müessesemizce uygun karşılanmıştır. Biz bunu bir görev ve ulusal şeref saydık. Size ne miktar şeker göndermemiz gerektiğini anlayabilmemiz için halen mevcut şubelerinizin isimlerini acele olarak bize bildirmenizi ve şekerin bedel tutarının müessesemize ödenmesini rica ederiz.”

Tayyare cemiyetinin 64 şubesine birer okka şeker gönderilir. Şekerler şubelerde açık artırma ile satılır ve 64 bin lira elde edilir.

O zaman avcı uçakların tanesi 32 bin liradır. Bu para iıe iki uçak alınır. Şekerlerin bedelini cemiyet göndermez, Nuri Şeker şekerlerin bedelini kendi cebinden öder. Ancak Ankara'ya telefon açar ve uçaklara (Uşak-1 ve Uşak II) adlarının verilmesini ister.

Bu güzel bilgiyi bizlere aktaran “TÜRKŞEKER’in Öyküsü” kitabının yazarı, değerli bilim insanı ve cumhuriyet aydını Nazım TAYGUN büyüğümüze rahmet ve saygıyla, teşekkürlerimle...